Günümüz şartlarında günışığı da dahil olmak üzere birçok noktada bize zarar verecek olan mavi ışığa maruz kalmaktayız.

Hayatımızdan ışığı yok etme gibi bir şansa sahip değiliz fakat ışığın gözümüze vereceği zararlardan korunma yöntemlerine ulaşabiliriz.

Işık yalnızca göz ile algılanabilen bir enerji türüdür. Işık hem temel ihtiyaç rolü hem de zararlı rolü ile herkes tarafından bilinmektedir. Göz için temel rolü görsel fonksiyonlarımızdır (keskinlik, renk algısı, kontrast vb.). Görsel olmayan fonksiyonları ise uyku-uyanıklık döngüsü ve psikomotor dengeyi içeren ritimlerdir. Işığın zararlı etkileri ise göz dokuları üzerinde oluşturduğu hasarlardır. Gözümüz ışığın dalga boyları üzerinde belirli alanların içerisinde kalan kısmını algılar. Bu alana görünür ışık spektrumu adı verilir. Görünür ışık spektrumunun göz tarafından algılanabildiği dalga boyu 380nm ile 780nm arasındadır.

Yüksek enerji görünür ışığı yani mavi ışık ise 380nm ile 500nm arasındaki dalga boyundadır. Enerjisi bu denli yüksek olan mavi ışık algılandığı ve işlendiği retina üzerinde hücre hasarı ve gelişebilecek diğer reaksiyonların oluşmasını tetikleyerek hızlandırabilir. Günümüz şartlarında günışığı da dahil olmak üzere birçok noktada bize zarar verecek olan mavi ışığa maruz kalmaktayız. Özellikle yapay ışık kaynaklarının (LED), floresan ile aydınlatılan yerlerin ve hayatımızda geniş bir yer tutan dijital ortamların yoğun mavi ışık kaynağı olduğu gerçeğini unutmamamız ve buna karşı önlem almamız gerekmektedir. 2020 yılı itibari ile dünya genelinde tüm ışık kaynaklarının katı hal aydınlatmaya (LED-SSL) dönüşmesinden yola çıkarsak, ilerleyen yıllarda göz merceğimizin, retina pigmentlerinin ve makula bölgesinin kalıcı hasarlara uğraması ve bunun sonucunda katarakt, AMD (sarı nokta hastalığı) gibi durumları fazlasıyla hisseder olacağız.

Günümüz koşullarındaki durumun kısa özetinin bu şekilde olduğunu bilmek, tüm bireylerin bu konuya yönelik araştırma yapmalarını yoğunlaştırmıştır. Teknoloji ortamında yapılan araştırmalar sonucunda ulaşılan bilgilerin birçoğu kirli bilgilerdir ve gerçeği yansıtmamaktadır.

Mavi ışıktan korunmanın yollarına ihtiyaç duyan herkes kendi konusunda uzman optisyenlerden bilgi alarak elde etmelidir. Hayatımızdan ışığı yok etme gibi bir şansa sahip değiliz fakat ışığın gözümüze vereceği zararlardan korunma yöntemlerine ulaşabiliriz.

Sanal alışveriş ortamlarında sunulan sözde mavi ışık koruması olduğu iddia edilen, kaynağı belli olmayan, menşei belli olmayan ve kanunen yetkilendirilmeyen kişi kurum ve kuruluşlardan temin edilmek istenen bu tarz ürünlerden kesinlikle uzak durulmalıdır.

İhtiyaç duyan herkesin ilk olarak bir göz hekimine muayene olması, sonrasında ise ihtiyacını doğru belirleyecek ve kendisine danışmanlık yapacak olan optisyenlik müesseselerini tercih etmeleri gerekmektedir.

Aksi halde ortaya çıkabilecek olan olumsuz durumların telafisi olmayabilir.

Yalçın BAYKIN

İOGO Yönetim K. Üyesi