Merhabalar. Öncelikle biraz kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?

İsmim Mesut GÜLMEZ. Bursa ERTUĞRULGAZİ OPTİK sahibi aynı zamanda optisyenim. Bu işe öncelikle cam toptancısı olarak başladım. 6 yıl toptancılık yaptıktan sonra perakende dükkan devir aldım. 7 yıldan beri de gözlükçülük yapıyorum.

Şu an sizce gözlükçünün en büyük sorunu ya da sorunları nedir?

İnsanların alım gücü düşmesi ile birlikte devlet desteğini 2004 yılından beri arttırmaması vatandaş için büyük bir sorun olmuştur. Bunun yanı sıra yahudi destekli zincir mağazaların açılması ve uyguladıkları reklam ve fiyat politikaları biz gözlükçülerin en büyük sorunlarındandır. Tabi daha birçok sorunumuz var. Gerek yönlendirme faaliyetleri, doktorların lens satışı vb. gibi birçok yasa dışı işlerin olması ve bu sıkıntıları çözebilecek yetkili bir kurum mercii olmaması, gözlükçüler odasının hala kurulmamış olması büyük sorunlarımızdandır. Faaliyette olan derneklerin biz gözlükçülere hiçbir katkısı olmaması her hangi bir yaptırım gücü olmaması bizleri değil kendilerini düşünmeleri gibi birçok neden sayabiliriz.

Çevrenizde ki insanlara tanıdıklarınıza optisyenlik okumalarını tavsiye ediyor musunuz? Neden?

Artık kesinlikle bu mesleğin içinden değilse ve bu meslek hakkında bilgisi yoksa başka bir mesleğe yönelmesini söylüyorum. Özel üniversitelerin açılması ile diploma sayısı çok fazla oldu ve okuyan bir çok optisyen ya iş bulamıyor yada tecrübesiz olarak dükkan açıp kısa sürede büyük paralar ile batıyor. İlk meslek deneyimi ise hayata 1-0 yenik başlıyor. Üniversiteler de gerekli mesleki eğitim tam anlamı ile verilemiyor. Hatta bazı özel üniversiteler hiç bir şey öğretemiyor desek yalan sayılmaz. Okuyup hayata atılacak genç arkadaşlar sudan çıkmış balığa dönüyorlar. Bu meslek içindeki insanlar okuyup okumamaya rahat bir şekilde karar verebiliyor zaten.

Ayrıca bu mesleği icraa eden her kişi de bence optisyen olmalı. Bu işin eğitimini almalı ve üzerine her zaman bir şeyler katmak için çaba göstermelidir.

Üniversitede okuyan optisyen adaylarına ne gibi tavsiyeleriniz var?

Okuyan arkadaşlar iş aramaya başladığında hayal kırıklığına uğruyorlar. (bir çok yeni mezun optisyen arkadaş ile görüştüm). Okumaya başladığı andan itibaren bedava da olsa bir optisyenlik müessesesinde çalışsınlar. Yaptıkları işin hiç bir önemi yok paspas yapsınlar, cam silsinler, çay ikram etsinler (bunlarda işimizin esnaflığımızın bir parçası) ama aktif olarak çalışıp tecrübe kazansınlar. Okul bittiğinde çok daha rahat karar vereceklerdir bir yerde çalışmak mı yoksa dükkan açmak mı ya da farklı bir sektöre yönelmek mi isterler. Böyle olursa verdikleri karar çok daha doğru olacaktır. Tecrübe okulda kazandırılmıyor maalesef. Dediğim şekilde öğrenmek için çalışırlarsa hayatlarına çok büyük katkıları olacaktır.

Optisyenlerin Kamuda İstihdamı Hakkında Düşünceleriniz Nelerdir?

Kamu da istihdam çok uzun zamandır konuşuluyor olması da %100 gerekli. Fakat bizdeki siyasi sistemden dolayı olması zor görünüyor. Tecrübesiz bilgisiz taşeron firma elemanları doktor yanında bir sürü hata yaparak doktorun işini kolaylaştırmak yerine zorlaştırıyorlar. Fark edilecek bir durumsa optisyen gözlüğü yapmadan fark ediyor, düzeltmek için uğraşıyor. Optisyen fark etmeyip hasta fark ederse fark edene kadar geçirdiği sürede gözü ciddi zararlar görebiliyor. Peki ya hasta da fark etmezse?

Ülkemizde üretilen yerli üretim çerçeve ve camlar hakkında neler düşünüyorsunuz? Yerli üretim ürünleri destekliyor musunuz?

Maalesef ülkemizde %100 yerli üretilebilen cam ya da çerçeve yok. Yerli destekli var. En basit enjeksiyon çerçeve bile vida menteşeleri. Yerli dediğimiz metal çerçeveleri yay ve burunluk kısımları gibi bazı ekipmanlar yurt dışından geliyor. Cam fabrikaları var ama onlarda yerli sermaye, yurt dışı hammadde. Ama yine de yerli firmaları elimizden geldiğince desteklemeye çalışıyorum. Zamanın da X cam firmasında çalışırken, firma başka bir cam firmasını satıldığında ne gibi düşünceleri olduğunu, Türkiye’ye neden geldiklerini ve bu kadar büyük yatırım yaptıklarını fazlası ile gördüm. Çalışmış olduğum ve satılan X optikten ayrılma sebeplerimden en büyük nedeni budur. Belki yabancı bir firmaya satılmasa ben ve arkadaşlarım hala X cam firmasında olabilirdik. Ama kimse kalmadı herkes zamana göre işinden ayrıldı hatta dava açan arkadaşlarım da var. Çok hakkımız yendi. Sırf bu yüzden yabancı sermaye destekli bu firmalara karşı tepkiliyim. Ama almak zorunda olduğumuz ürünleri maalesef ki yine alıyoruz.

İnternet üzerinden lens şatışı ve zincir mağazaların kampanya yaparak uygun fiyata sattığı lens ayrıca güneş gözlükleri hakkında ne düşünüyorsunuz ?

İnternet üzerinden alınan ve satılan hiçbir sağlık materyalini desteklemiyorum. Kesinlikle alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Görmeden bilmeden alıyor vatandaş bunun içine türlü hileler karıştırılabiliyor. Tabiri caizse merdiven altı dediğimiz benzetme ürünler olabiliyor yada son kullanma tarihi yaklaşmış satılması hasta sağlığına zarar verebilecek ürünler satılabiliyor. Maalesef bununla ilgili iyi bir yasal düzenleme yok ki bu ürünler rahatlıkla satılıp vatandaşın sağlığı ile oynanıyor. Bizim gibi mağazalarda özellikle zincir mağazalarda bile satılan ürünler bile zaman zaman incelenmeli. Sağlığa uygun olmayan bir lens güneş gözlüğü varsa toplanmalı gerekli cezalar uygulanmalıdır. Zincir mağazaların yurt dışından kendi getirdiği ürünlerin özelikle denetiminin çok iyi yapılması gerektiğini düşünüyorum. Sağlık ürünü sağlık kuruluşlarından alınır ve her zaman karşınızda sizi bilgilendirecek bir yetkili bulabilirsiniz.

Bizde Optisyen.COM Ekibi olarak zaman ayırıp sorularımızı cevaplandırdığı için Mesut Beye teşekkür ederiz. Ayrıca Ertuğrulgazi Optik Ailesine de hayırlı işler dileriz.